Migren; primer baş ağrısı sınıfında değerlendirilen, herhangi bir nedene bağlı olmadan ortaya çıkan şiddetli baş ağrısıdır. Genellikle ataklar hâlinde ortaya çıkar. Bu nedenle kişinin günlük yaşamını olumsuz etkiler.
Migren hem çevresel hem de genetik faktörlerle ortaya çıkan ve beyin damarlarını etkileyen bir rahatsızlıktır. Migrenin nedenleri ve tedavisi üzerine çalışmalar ise günümüzde hâlâ hızlı bir şekilde devam etmektedir. Bu süreçte keşfedilen modern tedavi yöntemleri ise atakları uzun süre ortadan kaldırarak, pratik ve en etkili tedavi seçeneğini sunmaktadır.
Migren Nedir?
Migren; beyinde meydana gelen anormal aktivasyona bağlı olarak beyin damarlarının genişlemesi ve kimyasal maddeler açığa çıkarması sonucu oluşan bir rahatsızlıktır. “Primer baş ağrısı” yani herhangi bir nedene bağlı olmadan ortaya çıkan baş ağrısı sınıfında değerlendirilir. Toplumda görülen düzenli baş ağrılarının büyük bir çoğunluğu migrene bağlıdır.
Migren; auralı ve aurasız migren olmak üzere iki grupta incelenir. Auralı migren; baş ağrısına ek olarak görme ile ilgili sorunların da yaşandığı migren türüdür. Tüm migrenlerin yalnızca %10’u auralı migrendir. Bu nedenle nadir görülen ancak kişinin yaşamını ciddi şekilde etkileyen bir rahatsızlıktır diyebiliriz.
Auralı Migren Belirtileri Nelerdir?
Migren belirtileri;
- Başın tek tarafında yoğunlaşan ağrı
- Baş ağrısı ve kusma, ağrıya eşlik eden bulantı
- Atak halinde gelişen ağrılar
- Uzun süreli, zonklayıcı özellikte baş ağrıları
- Fiziksel aktivite ve baş hareketleri ile artan ağrı
- Işık ve sese karşı hassasiyet
Auralı migren belirtileri ise;
- Baş ağrısı ve görme ile ilgili sorunlar
- Kısmi görme kaybı
- Bulanık görme
- Parlak ışık ve nesneler görmek
- Kol ve bacaklarda uyuşma
Migren Nedenleri Nelerdir? Migren Genetik Midir?
Migren hem genetik hem de çevresel koşullara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Genetik faktörlerin, migrende önemli bir risk faktörü olduğu kabul edilmektedir. Bu nedenle ailesinde migren öyküsü olan kişilerde migren görülme oranı daha fazladır.
Bununla birlikte cinsiyetin de migren üzerinde etkili olduğu bilinmektedir. Migren, genellikle kadınlarda görülen bir rahatsızlıktır. Bunun nedeni; kadınlarda sık yaşanan hormonal değişimlerin migren ataklarını tetiklemesidir. Menopozla birlikte migren ataklarında da azalma olur.
Migren ataklarının çocukluk çağlarında başlama ihtimali %3 – 5 kadardır. Bu nedenle migrenin genellikle ergenlikten sonra ortaya çıktığını söyleyebiliriz.
Migren Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Migren ömür boyu süren bir rahatsızlıktır. Tedavinin asıl amacı atakları kontrol altına almak ve kişinin yaşam kalitesini artırmaktır. Gerekli tedavi yapılmazsa kişi en önemli ve özel anlarında migren ataklarına yakalanabilir; çalışma ve sosyal hayatı migren atakları nedeniyle sekteye uğrayabilir. Bu nedenle migrenin modern ve etkili yöntemlerle tedavi edilmesi gerekir.
Migren ataklarının tedavisi; ağrı kesiciler ile yapılır. Enjeksiyonla ya da oral yolla alınacak ilaçlarla migren ağrılarının azaltılması hedeflenir. Bulantı ve kusmayı engellemek için “anti-emetik” ilaçlar verilebilir.
Migrende koruyucu tedaviler; eğer günlük yaşantınızı etkileyen migren atakları ayda 3 defadan fazla yaşanıyorsa koruyucu tedavilerden faydalanmak gerekir. Migren ataklarını azaltan ilaçlar ve baş ağrısını tetikleyen yiyecek-içecek, keskin koku, ışık, aşırı ses, basınç değişimi vb. faktörlerden kaçınmak doğru olacaktır. Aynı zamanda modern tedavi yöntemleri de bu noktada idealdir.